Devlet Bahçeli’nin İmamoğlu iddianamesi ile ilgili son açıklamasına, nesnel analizler doğru dürüst yorumlama çabalarında bulunurken en çok iktidar yandaşları şaşırmış durumda. Ekranlarda özel görevli Küçücük bazıları, Bahçeli’nin davayı hızlandırın suçluysa mahkûm olsun suçsuz da beraat etsin sözlerine açılan davanın sonuçlanmasının 5 yıl alacağını ileri sürüyor.

Yine bazıları diyor ki mesela “Bahçeli’nin ne dediğini kimse anlamıyor da sadece muhalif yazarlar anlıyor öyle mi? Yahu Bahçeli Türkçe konuşuyor ve herkes anladı. Mealen bu meseleyi uzatmayın, iddianame iyi hazırlayıp yargılayıp diyor açıkça. Kamuoyu bu meseleyle vakit kaybetmesin diyor”.

Yani Bahçeli bir an önce İmamoğlu’nun mahkûm edilmesini ve bu sorunun ortadan kalkmasını istiyor, demekteler.

Bu yaklaşımlar yorum farkı değil, gönlünden geçene göre yaklaşım farkı.

İDDİANAMENİN İÇİ BOŞ

Devlet Bahçeli, İmamoğlu’nu suçlayan dosyanın içinin boş olduğunu şu sözlerle belirtiyor: “Tanık ifadeleri, sarih ve sahici delillerle birlikte diğer bilgi, belge ve bulguların dava dosyasına eksiksiz ilavesinin yapılması suretiyle kovuşturma etapları tamamlanmalı.”

Dava dosyasına sarih (açık anlaşılır berrak) ve sahici (gerçek, olgulara dayalı) deliller dava dosyasına eksiksiz ilave edilsin.

Bahçeli gerçekçi davranıyor, bu açıklamayı yapmadan önce dava dosyasını incelemiştir, yardımcılarına danışmıştır, iddianamenin Ekrem Bey’i mahkûm edecek kanıtlardan yoksun olduğunu görmüştür.

Ve uyarısını yapmıştır.

HEP BÖYLE NESNEL OLSAYDI

Bahçeli hep böyle mi yapar? Hayır tabii ki. Bahçeli keşke ekonomide siyasette yaşamakta olduğumuz olgulara hep böyle yaklaşabilseydi, vatana millete demokrasiye en büyük hizmeti yapan ve milletin ve seçmenin gözünde hızla büyüyen ve değeri anlaşılan, seçmen karşısında da yepyeni bir karşılık bulan parti ve parti lideri olurdu.

Bahçeli, Ekrem Bey dosyasında sokak deyimiyle söylediklerini yorumlarsak savcılara şöyle diyor: Bu ne biçim iddianame, ne tanığın tanık ne açık ve berrak ve gerçekçi bir suç delilin var... Ne biçim savcısınız siz...

Savcıların cevabı vardır: Sayın Bahçeli gel de kanıt bul ve iddianame hazırla, dükkân senin...

CHP’YE KAYYUM VE DİPLOMA İPTALİNİ DE ES GEÇTİ

Bahçeli’nin CHP’ye kayyum atanması girişimlerine de bir desteğini görmedim. Sadece Özgür Özel’e yönelik CHP’ye başkan seçildin partiye yakışan bir adam o herkesi sev gibi bir açıklaması vardı.

Bahçeli’nin Ekrem Bey’in diplomasının iptal edilmesini destekleyen bir açıklamasını da görmedim.

Bahçeli 20 Mart’ta ise şöyle diyordu:

“Meselenin diploma iptalinin çok ötesinde vahim bir organize terör ve yolsuzluk sarmalı olduğu anlaşıldı.”

Diploma iptali konusunu es geçerek organize terör ve yolsuzluk var, diyor. O sırada iddianamenin içeriği konusunda iktidar çevrelerinin millete pompaladığı yalanlar vardı.

PEKİ NEDEN ŞİMDİ?

Evet Devlet Bahçeli’nin iktidarın İmamoğlu ve CHP’ye mesnetsiz topyekûn saldırılarına dikkatli davrandığını görüyoruz. Bazı konularda tamam iktidar ortağıyız ama MHP de ayrı bir parti, tutumunu alıyor.

Peki neden iktidarın özellikle İmamoğlu her şart altında mahkûm edilip tasfiye edilsin ve karşıma aday olarak çıkmasın politikası karşısında mesafeli?

Temel bir neden var, millet, gençlik İmamoğlu’nun arkasında durarak milyonlar halinde alanları doldurdu ve doldurmaya devam ediyor.

BİR DÖNÜM NOKTASI

Milletin belirlediği bu yeni politik sahne, iktidarın, AKP ve Cumhur İttifakı’nın elinden kesin kaymaya başlamasının dönüm notası oldu ve İmamoğlu adeta henüz seçilmemiş bir cumhurbaşkanı olarak görülmeye başlandı.

Bahçeli herhalde İmamoğlu’nun tasfiye mekanizmasının ülkeyi 50 milyar dolar kayba uğrattığını ve enflasyon ve pahalılığın önüne geçilmesinin görünür gelecekte artık çok zor olduğunu da görüyor.

İKİ BELİRSİZLİK

Bahçeli’nin açıklaması üzerine yapılan yorumlardan bazıları, bu sürecin hükümeti düşürmeye bile varabileceğini (ki Bahçeli bu konuda uzman) ileri sürüyor. Buna katılmıyorum (henüz). Daha çok işaretler görülmeli.

Ama niye olmasın diye de söyleniyorum. Bunun için, ülkenin her yönden daha diplere sürüklenmesinin işaretleri gerekli. O zaman vatan ve millet için Bahçeli çok haklı gerekçeler bulacaktır.

SERBEST KALSIN MI DİYOR?

Henüz sisli ikinci bir durum da, Bahçeli’nin İmamoğlu’nun serbest kalması için yol açtığı iddiası.

Bu daha muhtemel. Bahçeli, tahrik edici yalan ve iddialarla İmamoğlu’nun mahkûm edilmeye çalışılmasının, ülke çapında CHP’yi daha da büyüteceğini ve milletin isyanının istenmeyen daha kötü sonuçlara yol açacağını görüyor. Bunu önlemek için de normalleşme ve isyan ateşinin düşmesini istiyor.

Akıllıca.

While objective analyses are trying to properly interpret Devlet Bahçeli's latest statement regarding the İmamoğlu indictment, the supporters of the government are the most surprised. Some special officer Küçük on the screens are claiming that the case opened due to Bahçeli's words to speed up the case and let the guilty be convicted and the innocent be acquitted will take 5 years to conclude.

Again, some say, for example, "Nobody understands what Bahçeli says, but only opposition writers do, right? Bahçeli speaks Turkish and everyone understands. Meaning, don't prolong this issue, prepare a good indictment, judge it and say it clearly. He says the public should not waste time on this issue."

In other words, they are saying that Bahçeli wants İmamoğlu to be convicted as soon as possible and this problem to be resolved.

These approaches are not differences in interpretation, but rather a difference in approach according to what one's heart desires.

THE INDICTMENT IS EMPTY

Devlet Bahçeli states that the file accusing İmamoğlu is empty with the following words: “The prosecution stages should be completed by adding witness statements, clear and authentic evidence, and other information, documents and findings to the case file in full.”

Clear (clear, understandable) and genuine (real, factual) evidence should be added to the case file in full.

Bahçeli is being realistic, he has reviewed the case file before making this statement, consulted his assistants, and seen that the indictment lacks evidence to convict Ekrem Bey.

And he gave his warning.

IF EVERYTHING WAS THIS OBJECTIVE

Does Bahçeli always act like this? Of course not. If only Bahçeli could always approach the events we are experiencing in economy and politics like this, he would be the party and party leader that would provide the greatest service to the homeland, nation and democracy, and whose value would grow rapidly in the eyes of the nation and the voters, and whose value would be understood, and whose votes would find a brand new response.

If we interpret what Bahçeli said in the Ekrem Bey file in street terms, he is saying to the prosecutors: What kind of indictment is this, what kind of witnesses, what clear, vivid and realistic evidence of crime you have... What kind of prosecutor are you...

The prosecutors have an answer: Mr. Bahçeli, come and find evidence and prepare an indictment, the shop is yours...

CHP'S TRUSTEE AND CANCELLATION OF CERTIFICATE ALSO SKIP

I did not see any support from Bahçeli for the attempts to appoint a trustee to the CHP. He only made a statement towards Özgür Özel such as, "You were elected as the chairman of the CHP, he is a man who suits the party, he loves everyone."

I have not seen any statement by Bahçeli supporting the cancellation of Ekrem Bey's diploma.

Bahçeli said the following on March 20:

“It has become clear that the issue goes far beyond the cancellation of diplomas and is a serious spiral of organized terrorism and corruption.”

He ignores the issue of diploma cancellation and says there is organized terrorism and corruption. At that time, there were lies pumped into the people by the ruling circles about the content of the indictment.

SO WHY NOW?

Yes, we see that Devlet Bahçeli is being careful about the government's baseless attacks on İmamoğlu and the CHP. On some issues, we are partners in the government, but the MHP is also a separate party and is taking a stance.

So why is he keeping his distance from the government's policy that İmamoğlu should be convicted and eliminated under all circumstances and that he should not appear as a candidate?

There is a fundamental reason; the nation and the youth stood behind İmamoğlu and filled the areas in millions and continue to do so.

A TURNING POINT

This new political scene determined by the nation was the turning point in the definitive shift of power from the hands of the AKP and the People's Alliance, and İmamoğlu began to be seen as a president who had not yet been elected.

Bahçeli probably sees that İmamoğlu's liquidation mechanism has caused the country to lose 50 billion dollars and that it is very difficult to prevent inflation and high prices in the foreseeable future.

TWO UNCERTAINTY

Some of the comments made on Bahçeli's statement suggest that this process could even lead to the fall of the government (Bahçeli is an expert on this subject). I don't agree with that (yet). More signs need to be seen.

But I also say why not. For this, there need to be signs that the country is being dragged to deeper depths in every way. Then Bahçeli will find very justified reasons for the country and the nation.

IS HE SAYING HE SHOULD BE RELEASED?

A second, still foggy, issue is the claim that Bahçeli paved the way for İmamoğlu's release.

This is more likely. Bahçeli sees that attempts to convict İmamoğlu with provocative lies and allegations will further grow the CHP nationwide and that the nation's rebellion will lead to worse undesirable results. To prevent this, he wants normalization and the fire of rebellion to subside.

Wisely.