AMERİKAN seçimlerini Bişkek’te takip ettim.
Sonuçları ise Kırgızistan’dan Macaristan’a geçerken öğrendik.
Trump ile Kamala Harris’i başa baş gösteren anketler yanıldı, Amerikan derin devletinin tüm direnmesine rağmen Trump zafer kazandı. Trump’ı suikastla ortadan kaldırmaya çalıştılar, hapse attılar, siyaseten silmeye çalıştılar ama o Amerikan derin devleti ile vuruşa vuruşa kazandı.
İKİNCİ TRUMP DÖNEMİ
Sadece ABD değil, dünya ikinci Trump dönemiyle karşı karşıya. Trump zorlu bir mücadelenin ardından ikinci kez adeta küllerinden doğdu. Suçlanmadığı konu kalmadı, karakoldan fotoğrafları yayınlanan devlet başkanı muamelesi gördü.
EKONOMİ BELİRLEDİ
Ama ekonomi ve savaş karşıtlığı seçimin kaderini belirledi. Demirel’in dediği gibi bir kez daha seçimin kaderini tencere belirledi. Bu ülke dünyanın süper gücü olan Amerika olsa dahi. Biden döneminde ekonomik durumu bozulan Amerikalılar, ekonomiyi öncelediği için Trump’ı tercih etti.
SAVAŞ KARŞITLIĞI
Vergi gelirleri Rusya-Ukrayna savaşına giden Amerikan seçmenine çok net bir şekilde savaşı bitireceği mesajı verdi.
İSRAİL POLİTİKASI
Trump’ın en tedirgin edici yönü aşırı İsrail yanlısı olması. Düşük profilli de olsa Gazze savaşını da bitireceğini söylemiş olmasına rağmen, Trump’ın kazandığı ortaya çıktığı anda Netanyahu’nun coşkulu desteği rahatsız ediciydi.
NETANYAHU FAKTÖRÜ
Trump’un zaferi için, “Tarihin en büyük geri dönüşü” diyen Netanyahu, “Beyaz Saray’a tarihi dönüşünüz Amerika için yeni bir başlangıç ve İsrail ile Amerika arasındaki büyük ittifaka güçlü bir yeniden bağlılık sunuyor” dedi.
Netanyahu’nun ABD ziyareti sırasında da Trump’la görüşmelerinde benzer bir tablo yaşanmıştı. Hatta ABD gezisi dönüşünde Netanyahu’nun katliamlarını artırması, ‘Trump’la bir anlaşma mı’ yaptılar yorumlarına neden olmuş.
KUDÜS SİCİLİ
Sonuç itibariyle Kudüs’ü başkent ilan eden ve İsrail’le Arapları barıştırma projesinin mimarı olan Trump’tan söz ediyoruz. Trump politikalarında en tedirgin edici nokta İsrail’le ilişkileri ve Filistin konusuna yaklaşımı olacak.
Bu konuda damadı Kushner’in rolünü de unutmamak lazım.
KADININ ADI YOK
Hadi Almanya’da Merkel’i, İtalya’da Meloni’yi hatırlatacak değilim. Ama Türkiye’de Tansu Çiller’in, Pakistan’da Benazir Butto’nun Başbakan olduğunu hatırlatmak isterim.
Hani ABD medeni bir ülkeydi. Kadın-erkek eşitliği konusunda büyük ilerleme sağlamıştı, ne oldu? Bu çağda bir kadını başkan seçmediler. Zaten tarihlerinde bir kadın başkanları yoktur.
TRUMP-ERDOĞAN İLİŞKİSİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Trump arasında doğrudan bir ilişki var. Lider diplomasisini başarıyla yürüten iki liderin dostlukları olması önemli bir avantaj. Biden döneminde Türk-Amerikan ilişkileri olumsuz seyretmedi ama iki lider arasında güçlü bir ilişki kurulamadı. Biden başkandı ama lider değildi.
EKSİLERİ
İki lider arasındaki dostluğa rağmen Trump döneminde doğrudan ekonomimizi hedef alan ve Kudüs’ün başkent ilan edilmesi gibi sorunlar yaşadık. Trump’ın ikinci döneminde daha olgunlaştığı ve bu tür olumsuzluklara meydan vermeyeceği temenni edilebilir ama uygulamayı görmek lazım.
NASIL BAKILIYOR?
Trump’ın seçildiği andan itibaren Türkiye’nin bakış açısını öğrenmeye çalışıyorum. Trump’ın kişilik özelliğinden ve İsrail’le ilişkilerinden dolayı bazı ihtiyat payları konuşulmasına rağmen, “Beyaz Saray’da doğrudan ilişki kurduğumuz bir başkanın olması iyidir” yaklaşımı söz konusu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da Trump’ı ilk kutlayan liderlerden biri oldu. ‘Tebrikler dostum Trump” dedi.
LİDER DİPLOMASİSİ
Türkiye ile ABD arasında çok önemli dosyalar var.
F-16 satışı, F-35 projesine dönüş, öne çıkan başlıklar ama bizim PKK ve FETÖ terör örgütleriyle mücadele gibi beka sorunumuz olan başlıklarımız var. Ortadoğu’da haritaların kanla çizildiği bir dönemde Erdoğan ile Trump arasında doğrudan bir temasın olması, lider diplomasisi açısından çok önemli.
KÖŞE TAŞLARI
Sıcağı sıcağına yapılan değerlendirmeleri başlıklar halinde yansıtmak istiyorum.
1- Trump’ın kriz bölgelerine yaklaşımı belirleyici olacak.
2- Rusya-Ukrayna savaşını durdurabilecek mi?
Trump’ın ilk 3 ay içinde barış masası kurup savaşı sonlandıracağı yönünde çok güçlü bir beklenti oluştu.
3- İsrail’in Gazze ve Lübnan saldırıları karşısında tavrı ne olacak?
Gazze savaşını sonlandıracak mı?
4- İsrail’e Biden yönetiminden daha fazla destek vereceği, Gazze’nin işgal ve ilhakına izin vereceği endişesi hâkim.
HEDEF ÇİN VE İRAN
5
Trump’ın tek hedefinin Çin olması bekleniyor. Ama bunun şekli ne olacak?
6
İran konusundaki politikası ne olacak? İran’a karşı agresif bir politika izleyeceği beklentisi var. Geçen dönem Obama’nın İran politikasını yerden yere vuruyordu. Bu dönemde İran’a karşı tutumu ne düzeyde olacak?
SURİYE’DEN ÇEKİLECEK Mİ?
7- Suriye ve Irak’tan çekilecek mi? Ortadoğu’ya 9 trilyon dolar gömdük demişti. Geçen dönem Suriye’den çekilme kararı almış ama buna Amerikan derin devleti engel olmuştu. Trump bu kez Irak ve Suriye’den çekilmeyi başarabilecek mi?
MCGURK’U ALACAK MI?
8- Trump daha önce ilk seçildiğinde McGurk’u görevden almıştı. Biden yönetimi Ortadoğu özel temsilcisi olarak atadı. Trump PKK’nın hamisi olan McGurk’u görevden alacak mı? PKK’nın arkasındaki desteği çekecek mi?
‘AŞKOLSUN’ DEDİM
‘Erdoğan’ın müjdesi ne olacak’ başlıklı yazıda, “Haftaya bambaşka bir gündemimiz olacak” demiştim. Ülkemizde 24 saatte gündem değişiyor. Bırakın bir haftayı bazen bir günde iki ayrı gündem oluşuyor.
Süreçleri takip eden bir gazeteci olarak gündeme ilişkin değerlendirme yaptım. Ama birileri benim cümlemi sosyal medyada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözü gibi paylaşmış. Ben bunlardan habersiz olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kırgızistan temaslarını takip ediyordum. Türkiye’den arayan meslektaşlarım aracılığıyla haberdar oldum. Bu konuda resmî açıklama yapılmak zorunda kalındı. Bu değerlendirme bana aittir. Bu söz bana aittir. Sayın Cumhurbaşkanı’nın böyle bir sözü yoktur. Cumhurbaşkanı’na ait bir cümle olsa, tırnak içi ifade olarak kullanırdım. Ama yazım alınıp öyle uç noktalara çekilmiş ki şaşırdım. ‘Aşkolsun’ dedim.