2020 yılında Dağlık Karabağ (Nagorno Karabagh) üzerinde cereyan eden savaş Azeri zaferiyle son bulmuş ve bölgede yaşayan 120 bin Ermeniden 100 bin kadarı Ermenistan’a göç etmişti.
Daha önce Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Kuruluşu içinde meydana getirilen Türkiye’nin de dahil olduğu Minsk Grubu çerçevesinde Azerbaycan’ın parçası olan Dağlık Karabağ’ın bağımsızlık ilanını geri alması ve Azerbaycan içinde özel bir bölge olması yolunda yapılan çalışmalar Ermenistan tarafından geri çevrilmişti. Hatırlarım, ABD’nin grup içinde yer alan temsilcisi şimdi emekli olan Büyükelçi Joe Prescell Viyana’da bana “Azerbaycan petrol sayesinde kuvvetlenecek ve bölgeyi geri alacak; Ermeniler anlamıyor” diye kehanette bulunmuştu. Zaten sonunda Amerikalılar da kızıp Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattından Ermenistan’ı dışlamışlardı.
2020 savaşının Ermenistan’ın yenilgisi ile sona ermesinden sonra iki tarafın liderleri Aliev ve Paşinyan St.Petersburg’da buluşup barış anlaşması fikri üzerinde anlaştılar. Şimdiye kadar nisbeten kısa olduğu söylenen anlaşma için yedi taslak teati etmişler. Azeri tarafının “hadi” diye itelemesine rağmen Ermeni tarafı sanki işi ağırdan alıyor. Bunda Ermenistan iç politikası mı yoksa Rusya’nın menfi baskısı mı etken bilemiyorum. Barış anlaşması olunca Türkiye-Ermenistan ilişkileri de normalleşecek ve Ermenistan’ın yararına olacak. Konulardan bir tanesi de Dağlık Karabağ’dan göç etmiş olan Ermenilerin bölgeye dönüp dönemeyecekleri.
Aliev bir soruna parmak bastı: “Ermenistan Bağımsızlık Bildirgesi, Karabağ’ın Ermenistan ile birleşmesi, yani Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün ihlal edilmesi yönünde doğrudan çağrılar içermektedir. Ermenistan Anayasası’nda da bu belgeye atıflar bulunmaktadır. Bu iddialara son verin, Ermenistan Anayasası’nı ve diğer normatif yasal belgeleri değiştirin.”
Müzakerelerde önemli konulardan biri de Ana Azerbaycan’ı toprağı olan “Özerk Nahçıvan Cumhuriyeti”i ile bağlayacak 42 kilometrelik Zengezur koridoru.
Bu sadece Türkiye ve Azerbaycan için önemli değil. Orta Asya-Avrupa “orta koridoru” bakımından da önem taşıyor. Türkiye’nin Asya ile ulaşımı da rahatlayacak.
İçinde önemli bir Azeri topluluğu olan ve Ermeni-Azeri ihtilafında daima Ermeni tarafını tutan İran bakımından da önemli. İran bu koridorun açılması ile Avrupa yolu ile ulaşımının her nedense kesileceği ve ”İran’ın, Azerbaycan’ı Nahçıvan’a bağlayan transit ülke olma özelliğini kaybedeceği ve bu durumun, İran’ı önemli coğrafi ve jeopolitik avantajlardan mahrum bırakacağı” vurgulanıyor. Çünkü bu koridorun faaliyete geçmesi durumunda, İran’a ihtiyaç duyulmadan Bakü ile Nahçıvan’ı birbirine bağlamak mümkün olacağı gibi, Türkmen gazının Azerbaycan üzerinden Avrupa’ya taşınmasının da önü açılacak.
Karabağ harbinden sonra imzalanan ateşkes anlaşmasının 9. maddesi bu hattın kontrolünü Rusya’ya vermiş.
Durum bu. Ermenistan, Kafkasları ve kendisini de rahatlatacak barış anlaşmasını uzatmamalı derim. 1990 yıllarda anlaşmaya varmaması aleyhine olmuştu.
Demokrasiden ciddi sapmalarına rağmen Azerbaycan Avrupa için fosil yakıtlar bakımından önemli bir ülke.