MHP lideri Devlet Bahçeli, TBMM grubunda dün beklenmedik bir konuşma yaptı.

Birlik ve uzlaşma temeline dayanan konuşmasının en önemli noktası; “Türkiye’de terör sıfırlanmıştır” cümlesi. Neredeyse son 50 yılını “terörle mücadele”ye harcamış, on binlerce evladını bu ortamda yitirmiş bir ülkenin geleneksel ana akım milliyetçi partisinin genel başkanının bu açıklaması bir uzlaşma çağrısı olarak okunabilir. Bahçeli, İsrail’den gelen tehdide karşı içeride birlik öneriyor. Çağrısının öncelikli muhatabı, Kürt siyasi hareketi.

Şimdiye dek terör vurgusunu en fazla kullanan siyasi parti olan MHP, terör gerekçesinin sıfırlandığını söyleyerek,

DEM Parti’ye birlik çağrısında bulunuyor: “Biz, gelişigüzel, keyfe keder, can sıkıntısından, anlık dürtülerle, dümenden ve düzenden el uzatmayız. Biz durduk yere el vermeyiz, öylesine yerimizden kalkıp da el sıkmanın merakına tevessül ve teşebbüs etmeyiz. DEM’e evvela düşen sorumluluk, uzanan bu samimi elin kıymet hükmünü anlaması, dahası Türkiye partisi olması yönünde bir eşik olarak algılayıp değerlendirmesidir. Türk ve Türkiye Yüzyılı’nda sıfırlanmış terör ve bölücülük melanetinden sonra, aşımızı beraber taşıralım, işimizi birlikte artıralım, huzur ve güvenliğimizi el ele çoğaltalım, nitekim dünya genelinde Türkiye Cumhuriyeti’nin yer yüzü cenneti olmasını sağlayalım. Aynı şey CHP Genel Başkanı için de geçerlidir.”

Her ileri adımın, her özgürlükçü çabanın, çoğu zaman “terör” vurgusuyla tıkandığı bir ülkeyiz. Düşünce ve ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, genelde “terör” engeline takılır kalır bizde.

Şimdi iktidar ortağı parti “Terör yok olmuştur” diyor. Bu, belki de devletin toptan bir değişim geçirmesini ima ediyor. Bahçeli bu yaklaşımla Kürtlerle daha kolay uzlaşılabileceğini düşünerek, aynı çağrıyı CHP’ye de yapıyor.

Bahçeli bir barışma tezi ortaya attı, bir tespitte bulundu. Bunun devamı için yeni hamleler gerekecek. İnandırıcı olabilmeyi önemsiyorsa, önerilerini somutlaştırmalı. Tabii muhalefeti ne kadar ikna edebileceği de ayrı bir mesele…

Bu çağrı, çok önemli sonuçlar da doğurabilir. Umutları kıran etkiler de yapabilir. Ancak ne olursa olsun, “terör sıfırlanmıştır” saptaması kalacaktır.

Örneğin çağrının bir numaralı muhatabı DEM Parti ne diyor?

Bu yazıyı yazdığım sırada bir açıklama yapmamışlardı.

MHP leader Devlet Bahçeli made an unexpected speech in the TBMM group yesterday.

The most important point of his speech, which is based on unity and compromise; “Terrorism has been reduced to zero in Turkey.” This statement by the leader of the traditional mainstream nationalist party of a country that has spent almost the last 50 years “fighting terrorism” and has lost tens of thousands of children in this environment can be read as a call for compromise. Bahçeli is proposing unity within the country against the threat from Israel. The primary addressee of his call is the Kurdish political movement.

The MHP, which has been the political party that has used the most emphasis on terrorism until now, said that the reason for terrorism has been eliminated,

DEM calls for unity in the Party: “We do not reach out haphazardly, for pleasure, out of boredom, with momentary impulses, from the rudder and order. We do not reach out for no reason, we do not get up from our seats and resort to the curiosity of shaking hands. The first responsibility that falls on DEM is to understand the value of this sincere hand that reaches out, and moreover, to perceive and evaluate it as a threshold towards becoming the party of Turkey. After the curse of terror and separatism that has been eliminated in the Turkish and Turkish Century, let us carry our vaccine together, increase our work together, increase our peace and security hand in hand, and ensure that the Republic of Turkey becomes a paradise on earth throughout the world. The same applies to the CHP Chairman.”

We are a country where every forward step, every libertarian effort is often blocked by the emphasis on “terrorism.” Freedom of thought and expression, freedom of organization are generally stuck in the obstacle of “terrorism” in our country.

Now the ruling party says, "Terrorism has disappeared." This perhaps implies a wholesale change in the state. Bahçeli thinks that this approach will make it easier to reach an agreement with the Kurds, and he is making the same call to the CHP.

Bahçeli put forward a reconciliation thesis and made a determination. New moves will be needed to continue this. If he cares about being convincing, he should make his suggestions concrete. Of course, how much he can convince the opposition is another matter…

This call may also have very important results. It may also have hope-shattering effects. However, no matter what happens, the determination that "terrorism has been brought to zero" will remain.

For example, what does the DEM Party, the number one addressee of the call, say?

They had not made a statement at the time of writing this article.