Bugün Ankara Emniyeti’nde FETÖ’cüler ve Nurcuların el ele siyaset kurduğu 17/25 Aralık benzeri Emniyet-Yargı kumpasını, suç örgütü elebaşı 7 Eylül 2023’te gözaltına alınan Ayhan Bora Kaplan’ın ifadesi ve dosyasını 20 Eylül’de FETÖ’cü firari Cevheri Güven’e yollayan Ankara Emniyet Müdürü Engin Dinç’in has adamı Serkan Dinçer meselesini yazacaktım.
Hatta bu dosya üzerinden FETÖ’cü Cevheri Güven’in nasıl algı operasyonları yaptığına dair örnekler verecektim. Tüm Türkiye’nin bulduğu, mahkeme dosyalarına itiraf metinleriyle giren Deniz Baykal’a kaset kumpasındaki rolü hakkında rahatça yalan söyleyebilen aşağılık komplocu bir FETÖ’cünün profilini paylaşacaktım.
Ama CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “hançerleme” konusundaki açıklamaları “siyasete kumpas” konusuna bir ara vermeyi gerektirecek kadar önemli.
SIRTINDAKİ HANÇERLER
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine “Sırtımda hançerlerle girdim” diyen Kemal Kılıçdaroğlu, tam bir ihanet operasyonuyla Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özeltarafından 4 Kasım 2023 tarihli kurultayda koltuğunun altından çekilmesinden sonra ilk kez konuştu. 31 Mart 2024 yerel seçim sürecini olumsuz etkilememek için susan Kılıçdaroğlu, 2023 seçimlerinde cumhurbaşkanı olması konusunda Özgür Özel dahil CHP yönetiminin, Parti Meclisi ve MYK’sındaki herkesin desteği olduğunu söylerken ortaya çıkan sonuçlardan sonra açıkça 4 Kasım kurultayında olduğu gibi hançerlendiğini tekrar etti. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
“Siyasette vefa diye bir kavram var, kendi aramızda oturup bu kavram ekseninde çok daha güzel şeyler yapabilirdik. Kırgınlıklar büyük derecede önlenebilirdi. Atatürk’ten bize miras olarak gelen bu partiyi iç tartışmalardan uzak tutabilirdik. Bu gerçekleşmedi. Ben bu tartışmalardan olabildiğince uzak durmaya da özen gösteriyorum. Kamuoyunda da vefasızlığa uğradığım yönünde bir algı var. Beraber yola çıktığınız, birlikte mücadele ettiğiniz, kavgayı beraber verdiğiniz, illa sen ‘Cumhurbaşkanı adayı ol’ diyen arkadaşlar sonra dönüp size tam tersini yaparlarsa ne dersiniz? Bunu vatandaşın takdirine sunayım.
Sanki ben zorla cumhurbaşkanı adayı olayım dedim, aklımın ucundan bile geçmiyordu. MYK’da da Parti Meclisi ve Meclis grubunda da sizin mutlaka olmanız lazım denildi, her toplantıda bunlar söylendi. Düne kadar bana ‘aday ol’ diyen sen değil miydin? Hayatım boyunca dayatma kültüründen gelmediğim için böyle bir şey hiç yapmadım.”
İMAMOĞLU’NUN İHANETİ
Ekrem İmamoğlu’nun 28 Mayıs seçimlerinden bir gün sonra “değişim” diyerek başlattığı süreç ile ilgili soruya da Kılıçdaroğlu şu cevabı verdi: “Ben boşuna demiyorum ki hançerlendim diye, ya boşuna mı diyorum ben bunu. Sağduyuyla oturup tartışmak varken, partinin yetkili organlarında bunu tartışmak varken niçin böyle bir talep birdenbire patlıyor. Ben bunları biliyorum ama gereksiz bir tartışmaya zemin hazırlamak istemiyorum.”
Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları siyasette etkisi uzun sürecek bir tartışmanın fitilini ateşledi. Bir yandan cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda destekleyen parti içindeki arkadaşlarının vefasızlık yaptığını söylerken, diğer yandan ilk kez isim vermeden Ekrem İmamoğlu’nun kendisini hançerleyen kişi olduğunu da açıklamış oldu.
Aralarında “Baba-oğul” ilişkisi olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu belli ki hâlâ o hançerin acısını çekiyor.
İMAMOĞLU’NUN ELİNDEKİ HANÇER
Ancak burada arkadan hançerleyen İmamoğlu ise hançer olarak kullandığı, koltuğuna oturan Özgür Özel’den başkası değil. Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olması konusunda tutum alan, Kılıçdaroğlu’na en yakın isim olan Özgür Özel, 28 Mayıs 2023 seçimlerindeki mağlubiyetten bir hafta sonra, 5 Haziran 2023 günü ekrana çıkıp “Parti içinde Kılıçdaroğlu istifa etsin diyen yok. Sosyal medyada var. Alınan sonuç, Genel Başkanımızı rencide edecek bir sonuç değil. Nefret yayan hesapların altını kazıyın AK Partili çıkar. Sayın Genel Başkanın istifası ile ilgili bir tartışma duymuyorum.”
Bunları söyleyen Özgür Özel kısa süre sonra Kılıçdaroğlu’na en yakın isimlerle birlikte Ekrem İmamoğlu ile gizli zoom toplantısında boy gösterdi. Sonra da açıktan beraber hareket etmeye ve kurultaya hazırlığa başladı. Sonunda Ekrem İmamoğlu’un büyük organizasyon yeteneği ve para gücüyle CHP Genel Başkanlığı’na oturdu.
ÖZEL’İN ATLADIĞI BOŞ HAVUZU İMAMOĞLU DOLDURDU
Özgür Özel, CHP Genel Başkanlığı ile ilgili süreci Hürriyet’ten Zeynep Bilgehan’a şöyle anlattı:
“Ben 14-28 Mayıs’tan çok üzüntülü çıktım. Bu moralsizliğin başta gençler olmak üzere CHP’nin sadık seçmen kitlelerinin dahi partiden kopma riski olduğunu gördüm. Bu ancak bir özeleştiri süreciyle aşılabilir diye düşündüm. Bir gün Manisa’da, evin salonunda, yarı karanlıkta oturdum ve hiçbir şey yapmadan dört saat düşündüm. Eşim Didem beni o halde görünce ‘Hayır olsun, bakalım yine başımıza ne gelecek?’ dedi. Bu tek kişilik bir karardı. Tek başıma uzun uzun düşünüp yüksekten boş bir havuza atladım. Ben düşene kadar havuz dolacak diye hesap ettim. Tam da öyle oldu... Değişim yürüyüşümüzde önce bir kişiydim. Sonra üç olduk, sonra yedi...”(21 Nisan 2024)
5 Haziran 2023’te televizyonda “Kılıçdaroğlu’nun istifasına gerek yok”, istifasını isteyenler için AK Partili diyen ve Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği 13 seçimde yanıbaşında olan Özgür Özel, Hürriyet’e verdiği röportajda, İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu’na ihaneti perdeleyerek tam bir çarpıtma yaptı.
Onun atladığı boş havuzu dolduran Ekrem İmamoğlu’ndan başkası değildi. Evet, Ekrem İmamoğlu kaybedilen seçimden bir gün sonra “değişim” diye başlattığı süreçle Kılıçdaroğlu’nu hançerledi. Ekrem İmamoğlu’nun hançer olarak kullandığı ise Özgür Özel’den başkası değildi. Çünkü İmamoğlu kimi, kaça ve nasıl satın alacağını bilen tüccar siyesetçidir.